2 Eylül 2004

 

 

Putin ile Türk-Rus Enerji İşbirliği

 

Prof. Dr. Mustafa Özcan ÜLTANIR

 

Rusya Devlet Başkanı Putin iki günlük bir ziyaret için bugün Türkiye’de olacak. İlişkilerimiz çoğunlukla soğuk sürmüş olsa da ticaretimizin geliştiği bu kuzey komşumuzla üst düzey temas elbette önemli, daha ileri boyutta işbirliğine çaba gösterilmeli. Türkiye için önemli Rusya-Gürcistan sorunu, helikopter ihalesi de gündemde, ama biz iki ülke arasında enerji işbirliğine değineceğiz. Rusya, Türkiye’nin en büyük doğalgaz tedarikçisi ve bu ilişki uzun zaman böyle sürecek de, boyutları geliştirilerek sürdürülmeli. Bugün Rusya doğalgaz rezervinde dünya lideri ve ispatlanmış rezervin yüzde 26,7’si elinde. İkinci sıradaki İran’da rezervin yüzde 15,2’si, üçüncü Katar’da yüzde 14,7’si var. Dördüncü Suudi Arabistan’ın rezerv payı ise sadece yüzde 3,8. Doğalgaz zengini Rusya işbirliği, Azerbaycan ve Mısır gibi üçüncü ülke gazlarının Türkiye doğalgaz piyasası havuzundan Avrupa’ya satışını engelleyici koşullara da bağlanmamalı.

 

Mavi Akım Hattı’nın Ceyhan’a kurulacak LNG tesisine uzatılması, İsrail’e deniz altından gaz sevki, Tuz Gölü’nde gaz depolanması projeleri olumlu. Türkiye doğalgazda serbest piyasayı seçtiğinden, bu projelerin, geçmişte örneği verildiği gibi, Gazprom ve BOTAŞ ile birlikte özel sektörün de ortak olduğu Turusgaz türü şirketleşme modeli kapsamında gerçekleştirilmesine çalışılmalı. Artık, özel sektörü dışlayan Gazprom-BOTAŞ işbirliği düşünülmemeli, özel sektör büyük ortak olmalı.  Bu ziyaret sırasında BOTAŞ ve Gazprom arasında imzalanacak çerçeve anlaşması, özel sektörü dışlar biçimde ortaya çıkarsa, dün doğalgaz piyasasını katletmesi Başbakan Erdoğan’ın yerinde müdahalesi ile önlenen bugünkü Enerji Bakanlığı’nın serbest piyasa karşıtlığı tescillenmiş olur.

 

Doğalgaz piyasasında kontrat devrini istemeyen Enerji Bakanlığı ve BOTAŞ, Başbakan Erdoğan’ın tepkisiyle darbe yemiş olmakla birlikte, acaba bu politika terk edildi mi? İkinci bir darbeyi ceza keserek EPDK vurmalıydı, ama her nedense çıt yok. Putin’in ziyareti, BOTAŞ’taki Gazprom kontratlarının hızla özel sektöre devri yolunu açabilir, tabii istenirse! Ne istendiği belli değil, üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi? Basına kasıtlı haberler pompalanıyor. Hiç konuşmaması gereken BOTAŞ Genel Müdürü, politikacı bakan gibi konuşuyor. Gazprom, kontratını sadece Ali Şen’in şirketine devredermiş de, bu kabul edilemezmiş. Ciddiyetten uzak, yanlış ve boş tartışma. Kuralına uygun ihaleyi yapın! Ali Şen’in şirketi dediğiniz, Gazprom’un iştiraki Alman Zaribezhgaz ve Hollandalı Ringaz’ın ortak oldukları Bosphorus Gaz da, Turusgaz da, gazla ilgili diğer şirketler de katılsın, uygun olanlar seçilsin bir kere. Gazprom’un söz hakkı olacak da, ihaleyi yapmamak için baştan varsayımla bahane yaratmayın!

 

Putin ile Türk-Rus enerji işbirliği konusunda konuşulacağı söylenen bir konu da, Karadeniz’deki petrol tankerlerinden boğazları kurtaracak bypass petrol boru hatları. Yani, Kıyıköy-İbrikbaba arasındaki Transtrakya ile Samsun-Ceyhan arasındaki Transanadolu hatlarına ilişkin projeler. Bunlar bugün çokuluslu özel sektör ortaklıklarının projesi. T.C. Hükümeti, usulüne uygun müracaatları hakkaniyetle sonuçlandırmak zorunda. Bunun için Rusya’nın görüşünün, hele onayının alınması söz konusu bile olamaz. Rusların 600 yıllık sıcak denizlere inme duygularını hoşnut edecek tarzda, onlara inisiyatif tanımak da, Türk tarafına düşmez.  Ancak, Rus şirketleri de bir şekilde bu projelere ortak olabilirler. Öyle görünüyor ki, 193 km’lik 600 milyon dolarlık yatırım gerektiren, tüm işlemleri tamamlanıp Bakanlar Kurulu onayına kadar çıkmış ilk proje olan Thrace Development Şirketi’nin başvurusu sonuçlandırılıp bir süreye bağlı izin ivedilikle verilmeli. Yoksa, Türkiye dışındaki hatlar canlanacak!

 

Rusya’nın Türk elektrik piyasasına doğalgaz santrallarıyla girme isteği var da, karar serbest piyasada şirketlere bırakılmalı. Basında sözü geçen kömürde, petrol arama gibi konularda yapılabilecek işbirliği yok gibi. Rusya kendi petrol alanlarını geliştirmek için batı teknolojisine ve sermayesine muhtaçken, petrol aramada işbirliğinin anlamı olur mu? Nasıl ki nükleerde Türk-Rus işbirliği düşünülemezse, petrol aramada da düşünülmemeli, o iş batılı şirketlerle kotarılacak bir konu. Kömürü de Rus teknolojisine değil, özel sektöre açmak gerek. Ruslarla yapılacak olan, işi şamataya boğmadan, doğalgaz piyasasını güçlendirecek biçimde doğalgaz işbirliğidir. Elimizde Avrupa’nın güneyi için önemli terminal olma kozumuz varken...

Kategoriler

DUYURULAR